18 Haziran 2014 Çarşamba

Prof. Dr. Emre Alkin'in Günlük Ekonomi Raporu

ABD'de son zamanların en yüksek enflasyonunun açıklanması IMF Başkanının yaptığı açıklamalara gölge düşürdü diyebiliriz. IMF Başkanı ne demişti: "ABD'nin toparlanması uzun sürecek ve faiz yükseltmesi başka bahara kalabilir".  Bu açıklamadan 24 saat sonra gelen enflasyon verileri  analstler tarafından şöyle yorumlandı: "FED'İn beklenenden de önce faiz artırabileceğini anladık".

Enflasyon verilerinin hemen ardından konut verileri açıklandı. Konut verileri IMF Başkanının öngörülerini destekler nitelikteydi. Ancak kimse buna diktat etmedi. Piyasalar paradigma değişikliğine bakmadan işlem yapmaya başladı. Dolar gelişen ülke paraları karşısında değer kazandı, borsalar kazançlarını geri verdi ve yatay şekilde kapandılar.

Her şeyden önce FED'in öncelikleri arasında her zaman büyüme ve istihdam vardır. Bu sebeple enflasyonun dönemsel yükselişleri karşısında faiz kararını öne çekmeyecektir. Enflasyonun ne zaman ne şekilde çıkacağını ellerindeki sofistike analiz setiyle zaten biliyorlar. En klasıik yaklaşımlara sahip olan ECB bile enflasyon-faiz konusunda paradigm değişikliği yaptı. Peki ne oldu ? Yatırımcılar "sosyal ispat" dediğimiz yanlışa düştüler. Yani "herkes satıyorsa biz de satalım". Sonunda satışlar biryerde dengelenince de geri dönüp alıyorlar. Bunun rasyonel bir davranış olduğunu söylemek zor.

Her şeye rağmen, gelişmeler TL'nin ne kadar kırılgan olduğunu da gösteriyor. Dün birçok yerden "dövizim var satayım mı" ya da "döviz alayım mı" sorusu geldi. İşin gerçeği bir varlığın fiyatının nereye kadar ucuz ya da pahalı olmasından çok, düşüş ya da yükseliş trendinde olup olmadığı önemli. Bu arada yön ile trendi birbirine karıştırmamak gerekiyor. Yükseliş trendinde olan bir yatırım aracı günlük olarak düşüş yönünde olabilir. Ya da tam tersi.

Buradan hareketle, Dolar/TL'de trendin yukarıya olup olmadığını anlamak için hem teknik analiz hem de temel göstergelere bakacağız. Aynı şekilde BIST'teki hareketlenmenin bir düşüş trendi oluşturup oluşturmadığına da bakacağız. Asla geçmiş bilgilerin tuzağına düşmeyin. En önemlisi, verdiğiniz kararın esiri olmayın. Yatırım kararında yanlış yapmışsanız tereddüt etmeden düzeltin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder